Başkan Tugay: Artık yeni ikramiye borcu yok
Karşıyaka Belediyesi, Aralık Ayı Olağan Meclis Toplantısı'nı gerçekleştirdi. Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay toplantıda, çalışanların maaş ve geriye dönük alacaklarının ödenmediği iddialarına yanıt verdi.
“Acaba bugün çok büyük bir problem varmış gibi konuşan insanlar şu anda ne kadar alacak, ne kadar eksik var bu konuda bilgi sahibi durumdalar mı? Ben size söyleyeyim” şeklindeki ifadesiyle sözlerine başlayan Başkan Cemil Tugay, Kent A.Ş.’deki personellerin şu an itibarıyla bu ayki maaş ve ikramiyelerinin yüzde 80’ini aldığını belirtti. Geçmişe dönük olarak da 2021 yılından -ki o yıl pandemi yasaklarının olduğu ve dolayısıyla ücretsiz izinli arkadaşların çok olduğu bir dönem olduğunu hatırlatan Başkan Tugay, düşük miktarlarda iki ikramiye, 2022 yılından da bir ikramiye alacaklarının olduğunu, son yaptıkları toplu iş sözleşmesinde ikramiyeleri aylık bazda vermeye başladıklarını kaydetti. Artık yeni ikramiye borcu oluşmadığını vurgulayan Başkan Tugay, daha önceden senelerce ikramiye borcu biriktiğini, şimdi böyle bir durum olmadığını ve kendilerinin her ay gecikmeli de olsa ödediklerine dikkat çekti. Yani diğer belediyelerle kuruluşlarla karşılaştırılınca, içinde bulundukları gerçekten anormal ve çok zorlayıcı ekonomik kriz tablosu içinde, kendilerinin aslında söylenenin ya da algı oluşturmaya çalışılanın çok daha altında bir problem yaşadıklarının altını çizen Başkan Tugay, açıklamasının devamında ise şu ifadeleri kullandı:
“Problem yaşıyor muyuz? Evet. Ama bunun temel nedeni Karşıyaka Belediyesi’nin bugün hak ettiği aylık geliri, tahakkuku İller Bankası’ndan alamamasıdır. Ekim ayına oranla Kasım ayında İller Bankası ödemesi yüzde 45 düşürüldü. Bunun bir anlamı olmalı. Bizim sıkıntımızın kaynağında bunun olduğunu bilmelisiniz. Bunları Mali İşler Müdürlüğümüz ile konuşursanız size rakamsal olarak dökümünü verirler. Sizlerle beraber buradan bütçe geçirdik. Geçen yılın bütçesinin yüzde 25-30 civarındaki kısmı İller Bankası’ndan geldi. Belediye’nin emlak vergisi, çöp vergisi, katı atık geliri var. Bunları rakamsal olarak topladığınız zaman bu bütçeyi karşılamıyor. Bu durum maalesef belediyelerimizin çoğunluğu tarafından yaşanıyor. Ancak Aliağa, Bergama gibi örneklerde gördüğümüz üzere bazı belediyelere pozitif ayrımcılık yapılıyor. Devletin bugüne kadar Karşıyaka’ya yatırım yapacağım dediği ama bizim karşı olduğumuz bir durum olmadı. Bize böyle bir teklif gelmedi. İller Bankası’ndan hiçbir şekilde kredi ya da destek alamadık. Belediyeler Birliği’nden hiçbir destek alamadık. Bunlarla ilgili başvurularımız var. Daha önceden tartışma konusu olan SGK vergi borcu ile ilgili olarak biz huzurevinin kamuya geçmesiyle ilgili yazılar yazdık şu ana kadar cevap gelmedi. İnternetten şöyle bir taradım İzmir’den de diğer illerden de hemen hepsi AKP ve MHP’li belediyeler olmak üzere camiler, okullar dahi vergi borcuna sayılacak şekilde devredilmiş. Oysa biz çok değerli bir araziyi devretmek istiyoruz ama cevap alamıyoruz. Bunlar maalesef adaletsiz, iktidar tarafında olan belediyelerin lehine olan yanlı kararlar. Bunlardan dolayı üzüntülüyüz. Bunlar, seçime yaklaştığımız şu günlerde acaba bu kararlar seçimle mi ilgili diye insanı düşündürmüyor değil. Belediye tarihinde bugüne kadar hiç olmamış olan, her zaman vergi ve SGK borcu olduğu halde hiçbir zaman alınmamış bir karar şu anda alınmış durumda. Bu emniyet müdürlüğüne, milli eğitim müdürlüğüne haciz koymak gibi bir karar. Belediyenin de bir kamu kurumu olduğu unutulmuş durumda. Bunları vahim hatalar olarak görüyorum. Tarihe düşecek kara lekeler olarak görüyorum. Temelde yaşadığımız sıkıntılar buradan kaynaklanıyor. Diğer taraftan çalışan arkadaşlarımız biliyorlar ki, biz her şart altında harcamalarımızı ve giderlerimizi gelirlerimize göre ayarlamak, mümkün olan hakkaniyeti sağlamak için azami çaba gösteriyoruz. Bunun için toplantı üzerine toplantı ile her türlü hesabı yapıyoruz. Arkadaşlarımızın çok büyük çoğunluğunun bugün durumun ne olduğunu kavradığını biliyorum, bunu karşılaştığımız her ortamda dile getiriyorlar. Provokatif bulduğum şey; arka plandaki gerçekleri ifade etmeden, bunun nedenleri konuşmadan, yeterince bilgi sahibi olmadan, işin özünü tam anlatmadan bir algı oluşturmak üzere edilen laflar ve kullanılan araçlardır. Kimi zaman bir televizyon programına yazı yazmak, kimi zaman tam detaylı bilgi vermeden bir meclis üyesinin konuşmasını talep etmek ya da sosyal medyada bunu çarpıtarak, abartarak yaymaya çalışmak, sadece belediyenin huzurunu kaçırmaya, çalışanların birliğini ve düzenini bozmaya yönelik çabalardır. Buradan sağlıklı bir kamu hizmete çıkmaz. Herhangi bir noktada bir israf gören varsa, yanlış bir harcama gören, bir usulsüz uygulama görev varsa lütfen buyursun. Ama şu anda Karşıyaka Belediyesi’nde çalışan herkes halka hizmet ediyor. Belediye az parayla çok iş yapıyor. Kimseden de yardım almıyor, alamıyor. Ne banka kredisi alabiliyor, ne İller Bankası’ndan ne de bir başka yerden destek alabiliyor. Ben bu şartlar altında takdir edilmesini beklerim belediye dışındaki arkadaşlarımızdan, sizlerden de. Belediyedeki arkadaşlarımıza zaman zaman yüz yüze de söylediğim gibi, bu yaşadığımız durum hepimizi çok üzüyor ama bunun sorumlusu belediyenin yöneticileri, belediyenin siyasi iradesi değil. Bunun sorumlusu; dışarıdan belediyeye imkansızlıkları taşıyan ve bir taraftan da bazı şeyleri olduğundan fazla ve farklı göstermeye çalışan insanlardır. Söyleyebileceğim tek şey, Allah ıslah etsin.”