Bugün yarın daima

Gazeteci Yazar Prof. Dr. Erkan Sevinç, Dinlediğin Müziği Sen Söyle yazı dizisinde bu kez Timur Selçuk'a yer verdi. Timur ile dostluklarının 40 yılı aştığını söyleyen Sevinç, "Dopdolu müzik adamı sanat hayatının 50. yılını kutluyor bu sene" dedi.

İspanyol Meyhanesi’ni bilmeyen var mı ülkemizde sanmıyorum. Ya bu şarkının yaratıcısını. Onu da sanmıyorum. Timur Selçuk her ne kadar yaratmak sözcüğünü sevmiyorsa da gerçek böyle. Neden yaratmak sözcüğünü sevmiyor Selçuk. Ona göre sanatçı bir aracıdır. İnsanoğlu hiçbirşey yaratamaz. Okyanusta bir zerreyi bile yaratamaz. Sadece Allah’ın armağan ettiği aşırı duyarlılıkla sanatçı sıradan insanın görmediğini görür, resme heykele çevirir, duymadığını duyar, müziğe çevirir.
Timur’la dostluğumuz 40 yılı aşıyor. İstanbul Sıraselviler’deki “Çağdaş Müzik Merkezi”okulunda- çoğu popçular orada Timur Hoca’dan feyz almıştır-az sohbetlerimiz olmadı. “Devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkın bayramı” yani 1 Mayıs marşını beyaz kıyafetler içersinde piyanosunun başında haykırırken hemen yanı başındaydım. Timur’un sahnede şarkı söylerken bir tiyatro sanatçısına taş çıkartacak teatral davranışlarını görürsünüz. ”Pireli Şarkı”yı ya da “Nereye Payidar”ı gözünüzün önüne getirin biran.Timur’un birçok resitalinin organizasyonunda da görev aldım. Sadece ünlü şairlerin şiirlerinden yaptığı besteler yok onun heybesinde, tiyatro müzikleri var. Bale müzikleri var. Film ve dizi müzikleri var. Var oğlu var. İşte bu dopdolu müzik adamı sanat hayatının 50. yılını kutluyor bu sene. 
 “Dile kolay 50 yıl..Yüzlerce öğrenci yetiştirdin ki onların bazıları müzik dünyasında zirvedeler. Yüzlerce konser..Onlarca plak.Yıllar önce yaptığın şarkılar hala herkesin dilinde..Nedir bunun sırrı?” soruma
“Kendimi geliştirmeye devam herhalde. Babam Münir Nurettin Selçuk’tan aldığım ilham, annem Şehime Erton’un sanatın sağlıklı devamı konusundaki öğüdü. Müzikle, sanatla iç içe yaşam. İnsanlar beni, şarkılarımı beğenmese de, siyasi görüşüm hoşlarına gitmese de, “Bu adam dürüst ve namuslu bir insandır. Dolayısıyla kültürümüzün bir parçasıdır, o bizim için önemlidir, değerlidir” derler. Bunu düşündürebilmek çok önemli. Popüler olduğun zaman şarkını dinlerler, sonra unuturlar. Ben de öyle olmadı çok şükür. İyi ki Fransa’dan dönmüş müziğe soyunmuşum” diye cevap veriyor.
Timur yorgunluğunu yaz kış yüzerek atıyor. Yüzmek onu rahatlatıyor. İstanbul’da gerçekleştirdiği 50.yıl konserini başka kentlere de taşımayı planlıyor.Tabii Roll Life dergimizin verdiği onur ödülünü almak üzere ilk fırsatta İzmir’e de gelecek.