Çiğli'den engellilere yönelik "hak temelli" çalıştay

10 Aralık 2019 - 16:48

Çiğli Belediyesi, sosyal belediyecilik anlayışıyla çalışmalarına devam ediyor. Belediye 10 Aralık İnsan Hakları Günü kapsamında engelli bireylerin sorunlarının temel bir ayrımcılık sorunu olarak ele alan bir çalıştay düzenledi.

“Yerel Yönetimlerde Hak Temelli Engellilik Politikası” adlı çalıştayda, Çiğli Belediyesi engellilere dair politikasını oluşturacak çalışmalar yaptı.  
Çalıştaya, engelli sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri, İzmir’deki belediyelerin engelli hizmetleri birimlerinin sorumluları, baro, oda ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri katılım gösterdi. Çiğli Belediyesi Meclis Salonu’nda gerçekleştirildiği çalıştayda, İzmir’deki kent konseylerinin engelli meclis üyeleri de katılım göstererek görüşlerini ifade etti.
Çalıştay ile Çiğli Belediyesi’nin engellilere yönelik politikasını oluşturmak istediklerini belirten Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, Engelli Hizmetleri birimine bağlı olarak önümüzdeki beş yılın eylem planını ortaya çıkarmak istediklerinin altını çizdi. Yapılan çalıştaydan sonra ortaya çıkan sonuç belgesinin, kendilerinin de politika belgesi olacağı bilgisini veren Gümrükçü, “Politika belgemizi de uygulamaya geçirmek istiyoruz" dedi.
Başkan Gümrükçü konuşmasının devamında, Çiğli Belediyesi'nin engelli hizmetleri birimini yeniden aktif hale getirdiklerini vurguladı. "Bugüne kadar yapılan çalışmaları daha insan hakları ve hak temelli bir anlayışla ileriye taşımayı hedeflediklerini kaydeden Başkan Gümrükçü, “Belediyemizin bir kent konseyi yok, dolayısıyla engelli meclisimiz de yok. Kent konseyimize bağlı engelli meclisimiz kurulana kadar yapılacak çalışmaların yol haritasını bu çalıştaydan çıkacak meclis belirleyecek” diye konuştu. Bu meclisin aslında, engelli hizmetleri biriminin de karar organı olacağını bildiren Gümrükçü, çalıştayın sonuçlarını kamuoyuna deklare edeceklerinin de haberini verdi. Bu çalıştaydan arzu ettikleri bir başka şeyin, bu alandaki sivil toplum kuruluşlarının kendilerini takip etmeleri, çalışmalarına dâhil olmaları, kendileriyle tartışmaları ve talep etmeleri olarak açıklayan Gümrükçü, “Envanter çalışması için, muhtarlar, okul aile birlikleri ve sivil toplum kuruluşları ile de yapacağımız toplantıların Haziran ayına kadar bitmesini ve yol haritamızın ortaya çıkmasını hedefliyoruz” şeklinde açıklamada bulundu.   
BAHAR YAVUZ
Hak temelli bakış hakkında konuşan Engelli Hakları Aktivisti Bahar Yavuz, açıklamasını şu şekilde yaptı:
 “Hepimiz aynı anda aynı şeyler bahsediyor olmazsak benzer çıkarım yolarlını takip edemeyiz. Engellilik dediğimiz kavram yüzyıllardır insanları nitelendirmek için kullanılmış bir sözcük. Evvelinde özürlü, sakat ve benzeri kelimelerin de kullanıldığı bir grup var ki aslında bütün kelimeleri tam anlamıyla o gruba karşı gösteriyor. Engel dediğimiz şey şu anki kabul ettiğimiz hak temelli bilincine var olan yaklaşımda toplumsal düzenlemelerin ve sunulan hizmetlerin bazı bireyleri dışarıda bırakması nedeniyle ortaya çıkan durumdur. En temelde karşılaştığımız model yardım temelli dediğimiz engellileri, eksik, kusurlu bireyler olarak görüp onlara çeşitli yardımlar, para verilemesi ve bedava hizmet sunulmasına yönelik hizmetler oluyor. Bu yardım temelli modelde, sisteme yeni engelliler geldikçe kaynakların tükendiğini görüyoruz. Her yere para dağıtırsanız paranız bir gün biter. Ama onlara nasıl para kazanılacağını gösterirseniz ve kazanmak için ne eğitimler alması gerektiğini gösterirseniz, para vermeye de gerek kalmaz. Hem siz yorulursunuz hem de ihtiyaç sahibi her kimse onun ihtiyacını gideremezsiniz. Çünkü her engelli insanın sağlık ve sosyal yaşama katılma gibi hakları var.”
 
MAHİR IŞIK
Bir diğer Engelli Hakları Aktivisti olan Mahir Işık ise, 30 yıldır derneklerde STK’larda hak temelli yaklaşımla engellilik sorunları üzerinde çalışan biri olduğunu ifade ederek, Çiğli Belediyesi’nin, 10 Aralık İnsan Hakları Gününde engellilik üzerinde bu çalıştayı yapmasını çok önemsediğini ve bunun bir fırsat olduğunu düşündüğünü belirtti. “Engelli hakları ile ilgili Türkiye’de bir politika var ama biz bunun neresindeyiz?” diye soru yönelten Işık, kendisinin bunu 30 yıldır anlayamadığını aktardı. Işık, toplum ya da yerel yönetimlerin engelliliğe nasıl baktığını sorgulayarak, bir bakış açısının olduğunu ama kendisine göre bunun yanlış olduğunu bildirdi. Işık açıklamalarının devamında şu cümleleri kurdu:
“Bunun çerçevesinde bir biyolojik tıbbı modeli, sosyal ve insan hakları modeli var. STK’lar olarak bizlerin taleplerine bakışını buradan yanıtlamak lazım. Yıllardır örgütleniyoruz ama bu açıdan baktığımızda Birleşmiş Milletler engelliler hakları sözleşmesinin de varlığı bizi yanıltmasın. Genel anlayış içerinse insan haklarına baktığımızda engellerini özel hakları yok. Bizi toplum farklı görüyor. Biz genellikle sosyal modelde rehabilitasyon çok revaçtadır. Onları rehabilete edip toplumla kaynaşsınlar. Sizce rehabilite edilmesi gerekenler kimlerdir? Gerçekten bizler gibi görünmüyor. Hak temelli bir yaklaşım var, eğer yerel yönetimler engellilere hak sunmak istiyorsa kime ne hizmet kime ne yapmak konusunu bilimsel açıdan değerlendirmeliyiz.”