YOK SAYARAK OLMAZ
Bilindiği üzere genç nüfus ülkenin hem bugünü hem de geleceğidir. Gençler meslek tercihlerini yaparken hem kendi geleceklerine hem de ülkelerinin geleceğine yön verirler. Genç nüfusun tercihlerine yön verenler ise mevcut yasalar ve uygulayıcılarıdır.
İşte ülkemizin pek çok sorununun çözümü bu kilit noktadadır aslında. Her gün artarak devam eden hayvana şiddet, kadına şiddet, çocuğa şiddet vakalarının özünde bile mesleklere bakış açısı yatmaktadır.
Örneğin Veteriner Hekimler olarak bizler iyi biliriz ki hayvan sevgisi olmayan, hayvanların yaşam haklarına saygı duymayan, kendinden başka canlıya kıymet vermeyen insanların şiddete yönelik eğilimleri olması kaçınılmazdır. Hayvanlara eziyetin bir adım ötesinin insana şiddet, taciz, tecavüz vb. şekilde zarar verme olduğu bilimsel araştırmalarla da ispatlanmıştır.
İşte tam da bu noktada insan olan herkesin kabul etmesi mümkün olmayan bu insanlık dışı olaylara karşı yapılması gerekenlerin başında ülkede hayvanlara verilen değere bakmak gerekir.
Ülkede hayvanlara verilen değere baktığımızda;
Bunun ölçüsü; her gün kucağında kedi köpekle boy boy resimler veren yöneticiler, sosyal medya hesaplarında sevimli hayvan fotoğrafları paylaşanlar, yaptık yapıyoruz geldik gidiyoruz söylemleri ile vatandaşın umudunu tazeleyip, umuda dair çıkış yaptıkları hızla sessizliğe bürünenler de değildir.
Bunun ölçüsü; yasal düzenlemelerde hayvanları konumlandırdığınız yerdir.
Bunun ölçüsü; hayvanların sağlığını ve varlığını korumaya yemin etmiş meslek mensupları Veteriner Hekimlere verilen değerdir.
Bunun ölçüsü; Veteriner Hekim olmak isteyen gençlerin gerçekten çok önemli bir mesleğin mensubu olacaklarını ve sorumluluklarının büyüklüğünü hissedecekleri başarı sırası şartı uygulamalarıdır.
Bunun ölçüsü; bakkal dükkanı kıvamında açılan Veteriner Fakültelerinin sayısı değil, hekim yetiştirmeye uygun alt yapısının gücüdür.
Bunun ölçüsü; hayvan sağlığına verilen değerin göstergesi olarak, kamu eliyle hayvan sağlığı ve tedavi uygulamalarının beşeri hekimlikte olduğu gibi desteklenmesidir.
Bunun ölçüsü; hayvanların sahipsiz bırakılmamasıdır.
Bunun ölçüsü; hayvan hakları ihlallerine karşı verilen cezaların caydırıcılığıdır.
Bir ülkede bunlar olmadığı gibi bu konuda öneriler getiren meslek örgütleri de yok sayılıyorsa o ülkede ne hayvan sevgisi ne de insan dahil canlılara saygı olması beklenemez.
Veteriner Hekimlik mesleğini sağlık sınıfında yok sayarak; Veteriner Fakültelerini başarı sırası şartı uygulamalarında yok sayarak; hayvan hakları ihlallerini TCK da yok sayarak; hayvanları, çocukları, kadınları ve mağduriyetlerini yok sayarak olmaz.
Hal böyle olunca da Ana Haber Bültenleri 3. Sayfa Haberlerini sunmaktan öteye geçemez.
H. Gökhan ÖZDEMİR