Taşkaynatan, bel fıtığına bağlı sinir kökünün etkilendiği durumlarda ağrının belde değil bacaklarda hissedilmekle beraber, bel fıtığının da içinde bulunduğu bel ağrılarının yaklaşık yüzde 1,5-2’sinde cerrahi tedavinin gerektiğini söyledi. Bel ağrılarında ağrının nedeni çok farklı olabileceği için tedavi şeklinin de buna göre değişebildiğini dile getiren Taşkaynatan, tedavide doğru bir yol izleyebilmek için doktor muayenesi ile radyolojik görüntülemelerin örtüşmesinin gerektiğini aktardı.
ÖNEMLİ OLAN SORUNUN BELİRLENMESİ
Fizik tedavi, nöroloji, cerrahi hatta psikiyatri gibi farklı branşların, bel ağrılarında tedavi olarak kullanılabildiğini kaydeden Taşkaynatan, önemli olanın en başta sorunun kaynağının belirlenmesi olduğunu belirtti. Taşkaynatan, girişimsel tedavi yöntemlerinin, bel fıtığı hastaları, ameliyata uygun olmayan hastalar, fıtık harici gelişen ağrılar veya ileri yaş grubu hastalar gibi geniş bir yelpaze gurubunda kullanılabildiğine dikkat çekerek, özellikle dinlenirken geçen ancak yüklenildiği zaman artan bel ağrılarında girişimsel yöntemlerle yapılan tedavilerin daha olumlu sonuçlar verdiği bilgisini paylaştı. Ayrıca Doktor Taşkaynatan, ameliyathane ortamında ve hastalar uyanıkken uygulanan girişimsel tedavilerde yaşanan soruna göre uygulanan yöntemin de farklılık gösterebileceğini bildirdi.
BEL AĞRISINI İHMAL ETMEYİN
Açıklamalarının devamında Doktor Taşkaynatan, bel ağrısı yaşayan kişilerin bu durumu ihmal etmemesi gerektiğini ve zaman kaybetmeden bir uzmana başvurması gerektiğini önemle belirtti. Şiddetli başlayan kişiyi hareketsiz bırakan, nefes alındığında dahi zorlanmaya neden olan, günlük hayatı sürdürmekte zorluğa neden olan ağrılarda acilen doktora gidilmesi gerektiğini söyleyen Taşkaynatan, “Bunun yanında çok şiddetli hissedilmeyen kişinin hayatını çok etkilemeyen ancak 2-3 gün süreyle geçmeyen bel ağrıları, daha önce yaşanan bel ağrısından farklı bir ağrının yaşanması durumunda, güç kaybı ya da bacaklarda his sorunu olduğunda hastaların zaman kaybetmemesi gerekmektedir” diye konuştu.
Bel ağrısı problemi yaşayan kişilerin, bu sancılı ve sıkıntılı ağrılardan tek seans tedavi ile kurtulabileceğini bildiren Taşkaynatan, tedavide hastanın durumuna göre, epidural steroid enjeksiyonları, faset eklem enjeksiyonları, sakroiliak eklem enjeksiyon, radyofrekans uygulamaları, disk enjeksiyonları gibi girişimsel tedavi yöntemlerinin kullanıldığını aktardı. Bu yöntemlerde komplikasyon oranlarının düşük olduğuna da değinen Taşkaynatan, “Hastalar işlemden sonraki gün sosyal hayatlarına dönebilirken bazen tek bir enjeksiyon sonrası bile hastalar tamamen düzelmektedir” dedi.