Lale Belkıs’ın ilham veren ; sanatla dopdolu  hayatının yansımaları ve kesitleri  ‘’ Düşler Ve Gerçekler ‘’ dinleti, söyleşi ve resim sergisi seçkin konuklarla açıldı.
Konukları arasında eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ ve  ünlü modacı Neslihan Yargıcı'nında bulunduğu muhteşem günün tanıkları arasında tabiki bende vardım.



Lale Belkıs'ın yaşam öyküsünü anlatığı söyleşide, sanatçının piyanist Şeref İzgü eşliğinde söylediği şarkılar konukları geçmişe götürdü.

Peki kimdir Lale Belkıs ;
1938 yılında İstanbul Eyüp'te doğdu. Çanakkale gazilerinden Hacı İsmail Durmaz'la Kolağası Mehmet Emin Efendi kızı Hacer'den olma Belkıs Durmaz, ilk ve orta eğitimini yaptıktan sonra Olgunlaşma Enstitüsü'ne girdi. 
Türk işleri ve Türk kostümleri ile mankenlik eğitimi gördü. Öğrenci olarak Amerika'da New York, Washing ton, Baltimor, Charliston, Miami, Havana, Avrupa'da Paris. Roma, Brüksel. Münih, Frankfurt, Stuttgart, Bükreş, Afrika'da Casablanka ve Las Palmas ' ta Türkiye'yi temsil ederek ilk kez " Milli Manken " unvanını aldı. 
Okulun simgesi olan Türk lalesinden esinlenilerek gazeteci Hakkı Devrim ve okul müdiresi Refia Övüç tarafından kendisine Lale adı verildi ve sanat yaşamına Lale Belkıs olarak atıldı. Mankenliği kadınlarımıza estetik bir sanat kolu olarak armağan etti. Christian Dior'da çalıştı. Bu arada yüksek öğrenimini tamamladı. İki yıl şan ve konservatuvar çalışmalarını özel olarak yaptı. Yedi yıllık eğitimden sonra 1962'de olgunlaşmadan ayrıldı. ‘’ Evlilik Dolabı’’  adlı oyundaki ‘’ İsveçli Katrin Sveg ‘’  rolü ile tiyatroya başladı. Uzun yıllar tiyatro, film ve dublaj çalışmalarını sürdürdü. Bir gazetede yılın mankeni seçildi, 1970'te Ertem Eğilmez'in yönettiği Kalbimin Efendisi'n de ki oyunu ile en iyi yardımcı kadın sanatçı Altın Portakal ödülünü aldı. Atıf Yılmaz'ın  ‘’ Ölüm Tarlası ‘’  ve Zeki Ökten'in ‘’ Bir Demet Menekşe ‘’ filmleriyle ödüllendirildi. 1970'te müzik çalışmalarına başlayan sanatçı günümüze kadar küçük aralıklarla film, tiyatro, moda, müzikal ve resim çalışmalarına devam etmiştir.
Özellikle 1984 yılında Haldun Dormen'in yazıp yönettiği ‘’ Şen Sazın Bülbülleri ‘’ müzikalinde büyük başarı kazanmıştır.
Beste ve sözleri kendine ait yirmi kadar, TRT'de çalınan şarkıları vardır. Anılarına bağlı olan sanatçının  ‘’ Doğduğum Ev ‘’ adlı şarkısı tüm dinleyicilerde unutulmaz olmuştur.
Resim çalışmalarını değerli sanatçı usta ressam Hasan Kavruk'la sürdüren sanatçı "Soyut renk armonisini hocama borçluyum" demiştir.
Olgunlaşma'dan sonra Pekcan Koşar ile müşterek resim çalışmalarından sonra Hasan Kavruk, Burhan Uygur, Bahattin Odabaşı, Sezgin Burak, Mashar Resmor, Füreya Koral ve bir çok isim ile çalıştı. Özdemir Asaf'ın meşhur Lavinia'sı Mevhibe Beyat ve Mediha Akarsu Olgunlaşma'da hocaları idi. Her zaman Lavinia'nın ( Mevhibe Beyat) ve Toulouse Lautrec'in etkisinde kaldığını söyleyen Lale Belkıs sanat felsefesini şöyle özetlemiştir:
‘’ Tiyatral yaşamım hayat hikayemin aynasıdır. Tüm olaylar bana yaşama gücü vermiştir.. Doğruluk ilkelerimdir. Düşlerim o evreler içinde buluşur. Kuruşuma kadar paylaşmak isterim. Yalan bana uğramaz. Düşlerimle gerçekleri kaynaştırırım..
Saygı en büyük tutkumdur. ‘’
Kreatörlüğünü Kubilay Han'ın yaptığı bu muhteşem sergi 26 Haziran tarihine kadar açık kalacak bilginize...

Haber ve Fotoğraflar Esat Erçetingöz