ÖZEL HABER / Seray AÇAR - Dumansız araç uygulaması hakkında fikirleriniz nelerdir?
Hakan Hepökten - Sigara içilmemesi açısından iyi bir uygulama olduğunu düşünüyorum. Araba içinde bilhassa içilmemeli. Ben kendim kullanmıyorum, kullanıldığı zamanda ben rahatsız oluyorum. Bir sonraki müşteri de eğer sigara içmiyorsa o da rahatsızlık duyuyor. Yani taksilerde, ticari araçlarda ben böyle bir uygulamayı doğru buluyorum. Ama özel araçlarla ilgili tabi ki yorum yapamam. Kendi branşımda olduğu için taksilerde sigara içilmemesi benim için uygundur.
Fuat Gürbüz - Sigara içen biri olarak konuştuğumda taksi umuma açık bir araçtır. Yani içilmemesi bence daha mantıklı. Çünkü çeşitli rahatsızlığı olan insanlarda biniyor araçlarımıza. Buna, özellikle olduğumuz bölgede, Onkoloji servisi tabii tutulan bir hastanede yatan insanlar mevcut ve genelde bu tarz rahatsızlıkları oluyor. Yani kendim kullandığım halde söylüyorum, tasvip etmiyorum araçta sigara içilmemesini. Bugün baktığınız zaman bir havayoluyla seyahat ettiğinizde sigara talebinde bulunamıyorsunuz. Bir otobüsle de seyahat ettiğinizde şoföre “sigara içeceğim” diye talepte bulunamıyorsunuz. Ama takside bu talepler çok oluyordu. Yani işte, “paramızla kralız” hesabı yapıyor yolcular. Olmaması bizim için daha iyi.
Hakan Hepökten - Yolcularda biraz anlayış göstermesi lazım. Sigarayla arabaya binilmemesini söylediğimiz zaman “Ya ne olacak cezası ne kadar veririz” gibi tepkilerle karşılaşmamamız lazım. Bazı müşteriler bu sebepten dolayı arabadan iniyor. İnen müşterilerimiz var.
Fuat Gürbüz - Mesela müşteriye arabada kamera sistemi olduğunu dile getiriyorum, sigara içilmemesi gerektiğini söylüyorum, yasak olduğunu belirtiyorum, “sağda ineceğim” diyor. Eksi olan bir kısım var. Ben bu yasaya taksi şoförü olarak kendim uyuyorum, içirtmiyorum yasak gereği ama benden bir sonraki taksici içirtiyor. Taksicilerin tamamen hem fikir olmaları lazım.
Bu uygulama sizin işinizi etkiledi mi?
Hakan Hepökten - Bulunduğumuz bölge açından bizi çok fazla etkilemedi. Bizim, Hilton Taksi olarak, müşterilerimiz bu konuda biraz daha anlayışlı. Başka bölgelerde tabi ki bu sigara yasağına daha çok tepki gösteren yerler var. Hilton bölgesinin sakinleri bu konuda daha duyarlılar. Müşterilerimize söylediğimiz zaman hep olumlu dönüş alıyoruz. Bilhassa zaten yabancı müşteriler kesinlikle sigarayla araca binmiyorlar.
Ankara ve İstanbul’da taksimetre açılışı ve kilometre başı fiyatına zam yapıldı. İzmir’de hala bir gelişme yok. Ne düşünüyorsunuz?
Hakan Hepökten - İzmir’de henüz bir zam yapılmadı ama yetkililer heralde bu konuda çalışıyorlar. Yılbaşına doğru bu petrol fiyatlarının zamlanmasından dolayı heralde yetkililer bu konuyla ilgili de çalışma yaparlar.
Peki, enflasyon değerlerine göre taksicilere zam yüzde kaç olmalıdır?
Hakan Hepökten - Yüzde 25 uygundur. Çünkü şöyle bir şey, daha fazlası olursa bu seferde yolcu sıkıntımız olur. Buradan gidişleri bulabiliriz fakat dönüşleri bulamayız. Çok fazla zam olması taksiciyi de etkiler. Yolcumuz azalır. Kararınca olması iyidir. Fazla zam yapılırsa yoldaki müşterimizi alamayız.
İzmir taksicileri taksimetreyi kaçtan açıyor?
Taksimetre açılışı 3,90 TL, kilometre başı da 3,70 TL alınıyor. Bizde kısa mesafe mevcut değil. Bize mesela yedi liralıkta iş oluyor, sekiz liralıkta iş oluyor.
“GÜVEN PROFİLİ İÇİN DIŞ GÖRÜNTÜMÜZE ÖZEN GÖSTERMELİYİZ”
İnsanların taksicilere karşı güvensizlik problemi hakkında neler söylemek istersiniz? Bunun aslında olmaması gerektiğini nasıl izah edersiniz?
Hakan Hepökten - Güven kazanmamız için öncelikle biraz dış görünümümüze, görüntümüze çeki düzen vermemiz lazım. Öncelikle ben bunu dile getirmek istiyorum. Yoldaki müşterinin gözünde güven profili oluşturabilmemiz için görüntümüze özen göstermeliyiz. Tabi ki her meslekte olduğu gibi bizim mesleğimizde de sıkıntılı tipler çıkıyor fakat bunu azamiye düşürmek için elimizden geleni yapıyoruz. Dernekler ve biz kendi aramızda çalışmalar yapıyoruz. Mesela araçlarımızı herkese vermiyoruz. Herkesin birbirini takip etmesi lazım.
Bizim mesela Hilton Taksi olarak, sakal tıraşı olma, gömlek giyme ve gömleği pantolon içine sokma zorunluluğu vardır. Böyle bir prosedürümüz vardır. Her birimiz bunlara uyarız. Çünkü binen yolcu tamamen bize bir nevi emanet durumundadır. Yolcunun bindiği araca emanet olmasından dolayı taksiciler de ona göre davranmalı, hızlı gitmemeli ve daha dikkatli ve sakin sürüş yapmalıdır.
Hüseyin Menemen - Hiçbir şey tek taraflı değildir. Muhakkak ki ufak tefek hatalarımız vardır. Aramıza yeni katılan arkadaşlarımız oluyor. Yeni katıldıkları için bazı şeyleri bilmiyor olabiliyorlar. İzmir’in her tarafını bilmek mümkün değil ama Google Navigasyon diye bir uygulama var. Yani akıl var. Akılla her şey çözülür. Biz taksiciler olarak biraz daha hoşgörü ve sabır istiyoruz. Yoksa kimsenin kimseden hınç alma veya işte öfke alma zihniyeti taşıdığını sanmıyorum. Çünkü bu işi yapan adam artık yani ya emeklidir ya son işidir veya ekmeğe ihtiyacı olan insanlardır.
Taksiciler olarak sosyal haklarınız hakkında neler söylemek istersiniz?
Hüseyin Menemen - Sosyal haklarımız çok yeterli değil. Denetim yok. Çoğu arkadaşımız sigortasız çalışıyor. Emekli olanlar için bir şey söylemiyorum ama gençler sigortasız çalışıyorlar. Devlet buna bir düzenleme getirebilir. İlk baştan itibaren takibe alabilir.
“YOL GÜZERGÂHINDA DEĞİŞİKLİK OLSA BİLE AMAÇ HEDEFE ULAŞMAK”
Taksiciler güzergâh değişikliği yaptıkları vakit müşterilerden tepki alabiliyorlar. Siz bu duruma nasıl açıklık getirirsiniz?
Hüseyin Menemen - Müşteri için taksiye binmesinin en büyük sebebi bir an önce gideceği yere ulaşmak. Yol güzergâhında değişiklik olsa bile amaç hedefe ulaşmak. Hedefe ulaşmak adına yol değiştiriliyorsa bence bunda bir kasıt yoktur. Tamamen müşteriyi hedefe ulaştırmanın vermiş olduğu bir külfettir yani. Başka bir şey değil. Çünkü taksi bireysel hizmet eden özel bir kurumdur. En fazla dört kişi olabilir. Bence taksi toplu taşıma aracı değildir. Bir nevi özel araçtır. O yüzden yol çalışması, kapalı yol ya da sıkışık trafik gibi durumlarda taksici inisiyatif kullandığında müşteri anlayış göstermelidir. Yoksa bizim alacağımız 10 TL-15 TL ne bizi zengin eder ne müşteriyi fakir eder ama müşteri zamandan kazanır, hedefine ulaşır. Tabi ki bu cümlelerimi acelesi olmayan insanlar için söylemiyorum. Acelesi olan insanları taban alarak konuşuyorum.
Taksiciler yeni uygulamadan memnun
Son zamanlarda gündeme bomba gibi düşen “Dumansız araç uygulaması” birçok kişisel aracın sürücüsü tarafından tepkiyle karşılanırken taksiciler bu durum hakkında olumlu cevaplar verdi. Taksi şoförlerini fazlasıyla ilgilendiren “Dumansız araç uygulaması”, “ Taksi zamları” ve güven problemi konusunu, İzmir’in en işlek yerlerinden olan Çankaya’nın, Hilton Taksi şoförleri Hakan Hepökten, Fuat Gürbüz ve Hüseyin Menemen ile konuştuk.
30 Eylül 2019 - 18:06
YORUMLAR