Çalıştayın açılış konuşmalarını yapan Torbalı Kaymakamı Ercan Öter, Torbalı Belediye Başkan
Yardımcısı Özkan Yıldız, Torbalı Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Abdulvahap Olgun,
Konuşmacı olarak katılan DSİ 2. Bölge Jeoteknik Hizmetler ve YAS Şube Müdürü Adem Sömer,
DSİ 2. Bölge Havza Yönetimi Şube Müdürlüğü adına başmühendis Ahmet Avni Atayol, Tarım
Orman İzmir İl Müdür Yardımcısı Dr. Fatih Kılıç, Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi
Doç. Dr. Ali Rıza Ongun, İYTE öğretim üyesi Prof. Dr. Orhan Gündüz, Philip Morris Türkiye
yetkilisi Doç. Dr. Süleyman Hançerli moderatörlüğünde 28 Temmuz’da düzenlenen “Torbalı
Bölgesi Sürdürülebilir Su Yönetimi Çalıştayı” kapsamında önemli mesajlar verdiler.
Açılış konuşmasını yapan Torbalı Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Abdulvahap Olgun, Torbalı
bölgesinde binden fazla sanayi tesisinin bulunduğuna dikkat çekerek “Sanayi tesisleri içinde
bulunduğumuz şu dönemde sağlıklı suya erişim, kirlilik, kıtlık, taşkın, kuraklık konuları ile mücadelenin bir
parçası olmalı, bu coğrafyanın sorumlu birer üyesi olarak su kayıplarının engellenmesi, suyun verimli
kullanımı, geri kazanımı ve doğru kaynak yönetimine ağırlık vermeliyiz” dedi. Açılışta konuşan Torbalı
Belediye Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Özkan Yıldız da Torbalı halkının önümüzdeki 5 yıllık beklentisinin
bölgede tarımın önceliklendirilmesi olduğunu ve Torbalı Ovası’ndan tüm Türkiye’ye tarımsal ürün
verildiğinin altını çizerken “Su; hayvancılığın, tarımın, tarımsal sanayinin, hijyenik ve sağlıklı yaşamın,
biyolojik çeşitliliğin en önemli parçası. Biz de belediye olarak bu dönemde belediye yönetimindeki
arazilerde buğday üretimi yaparken, akıllı tarım uygulamalarını kullandık ve ürünlerimizi dezavantajlı
gruplarla paylaştık. Akıllı tarım uygulamaları sayesinde su tasarrufu, gübre kullanımı azaltılması gibi
çevre ve su kirliliğinin engellenmesine katkı sağlayan inisiyatiflere yer verdik” dedi. Telekonferans ile
çalıştaya katılan Torbalı Kaymakamı Ercan Öter, tarımın ülkemiz ve geleceğimizin çok önemli bir parçası
olduğunu ifade ederek “Gelecek nesillerimize yaşanabilir bir dünya bırakmak istiyorsak, iklim krizi
eşiğinde aynı amaç için, aynı hedefe yönelmeliyiz. Canlıların ve toplumun bütün kesimlerinin ihtiyaçlarını
dikkate alarak gıda, tarım ve su kaynaklarının etkin kullanımını sağlamak, korumak ve olumsuz etkilerini
kontrol altına almak amacı ile birlikte hareket etmeliyiz”dedi.
“Yer altı su tüketimi doğal kaynaklarımızın çok üzerinde”
DSİ 2. Bölge Jeoteknik Hizmetler ve YAS Şube Müdürü Adem Sömer, Torbalı ve civarında yaz aylarında
yer altı su seviyesinin hızla düştüğünü ve bu durumun bölgenin yer altı akiferlerinin yeterli
olmamasından kaynaklandığını belirtti. Çok sayıdaki belgesiz sondaj kuyuları nedeni ile yer altı suyu
tüketiminin çok arttığını ifade eden Sömer, alüvyon sahalar üzerinde kurulan sanayi yapılarının, yer altı
suyunun daha hızlı kirlenmesine neden olduğuna dikkat çekti. DSİ 2. Bölge Havza Yönetimi Şube
Müdürlüğünden Baş Mühendis Ahmet Avni Atayol ise yaptığı sunumda; alt havzada 2039 ve 2040 yılları
için şiddetli kuraklık tahmini yapıldığını, 2040 yılındaki tahminlere göre havzada tarımsal sulama
ihtiyacının %48’inin ve sanayi suyu ihtiyacının %31’inin karşılanabileceğini belirterek, suyun kalite ve
miktar açısından korunmasının önemini ifade etti.
“Tarımsal Sulamada Su Kayıplarının Azaltılması Şart”

Tarım Orman İzmir İl Müdür Yardımcısı Dr. Fatih Kılıç, tarımsal su yönetimi ile ilgili yaptığı konuşmada;
Bitkilerin, normal gelişmelerini sürdürebilmeleri için çok su vermenin verimi artırmadığını ve tarımda
kullandığımız suyun yaklaşık %60’ının yanlış kullanım nedeniyle israf edildiğini ifade etti. İsrafın
engellenmesi için basınçlı sulama sistemlerinin kullanılmasını öneren Kılıç, böylece sulama veriminin
önemli ölçüde artırılabildiğini belirtirken, bakanlığın bu amaçla %50 hibe ve sıfır faizli destek programları
olduğunu hatırlattı.
“Su ve toprağa uygun ürün üretimi planlanmalı”
Tarım ve hayvancılıkta su kalitesi konusunda bilgi paylaşan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi
Doç. Dr. Ali Rıza Ongun, bitkisel üretimde en önemli girdilerden birinin su olduğuna dikkat çekerek,
tarımda sulama suyu özelliklerinin, bitki ve toprak için uygunluğunun kalite açısından izlenmesi
gerektiğini dile getirdi.
“Küçük Menderes Su Havzasında geri dönülemez bir noktadayız”
İYTE Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Gündüz de, Küçük Menderes Havzasında miktar ve kalite sorunlarının
yoğun şekilde yaşandığını söyledi. Havza su potansiyelinde yenilenebilir seviyenin geçildiği gerçeğinin göz
ardı edilmemesi üzerinde duran Gündüz, daha fazla geç olmadan tedbir planlarının acil olarak devreye
alınması gerektiğinin altını çizdi.
Bölgedeki önemli sanayi kuruluşlarından Philip Morris Türkiye’nin Çevre Mühendisi Yeşim Aydın da
çalıştayın kapanışında, kaynakların korunması ve su kaynağının gelecek nesillere aktarılması konusunda
tüm şirketlere ve bireylere de önemli roller düştüğünün altını çizerek, bu yönde çalışmalarının aynı
ciddiyetle devam edeceğinin taahhüdünü verdi.